Kolloidal Nodul

Nodüllerin varlığı her zaman kötü huylu olduğu ve tümör, kanser belirtisi olduğunu göstermez. Kolloidal nodullerin varlığı ancak gerekli araştırma ve yapılan biyopsiler ile tanımlanıp yorumlanabilir. Her zaman Kolloidal nodul varlığı ilk bakışta anlaşılmaz ve bunun için daha detaylı incelemeler gerekebilir. Bu duruma ve yanlış anlaşılmalara da en sık tiroid nodüllerinde rastlanır.

Hasta yaptırdığı tiroid testi ile gayet sağlıklı olduğunu sanarken aslında bir Kolloidal Nodula sahip olabilir. Bunun incelemesi normal incelemeden daha farklıdır. Kişi tiroid hastası olabilir ve bu iyi ya da kötü huylu olabilir. Bunun normalde yaptırdığı rutin kontrollerde anlaşılması söz konusu değildir. Bu yüzden kişi mümkünse sadece tiroid bezi kontrollerini yaptırarak yetinmemeli bir de ince iğne aspirasyon biyopsisi yaptırarak tiroid kanseri olup olmadığını öğrenmelidir. Kanser belirtisi olarak oluşan bu nodullerin erken fark edilmesi kişi için her zaman daha iyidir ve tedavinin kolaylaşmasını hastalığın ilerlememesini sağlar.

Tiroid bezi kontrolleri yapılırken yapılması gereken öncelikler nodul varlığının tespiti ve eğer nodul var ise bu nodul iyi huylu mu kötü huylu mu bunun tespiti. İkinci olarak da Bezin kontrolü ile kişinin hipotiroidi mi ( tiroit bezinin az çalışması, hipertiroidi mi (tiroit bezinin çok çalışması), ötiroidi mi (normal hal) olduğunun tespiti için test yapılmasıdır. Bu iki durum farklı incelemeler sonucunda öğrenildiği için herhangi bir hastalığı atlamamak ve hastanın hayatını tehlikeye atmamak için ikisinin ayrı ayrı yapılması gerekir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir